Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Aralık ayı Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Hamit İzol başkanlığında gerçekleştirildi. 2021 yılı bütçe tasarısının görüşülüp onaylandığı Meclis Toplantısında kent gündemini ilgilendiren ekonomik konular değerlendirildi.
MTSO Aralık ayı Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Hamit İzol başkanlığında online platformda gerçekleşti. Yılın son toplantısında zor bir yılı geride bıraktıklarını kaydeden Başkan İzol, “Zorlu bir dönem geçirdik. İnşallah aşı ile pandemi biraz hafifler. Önemli olan ülkemizin ve sizlerin sağlığı. Sağlık olmadan hiçbir şey olmaz. Yılbaşından sonrasında 10-15 kişilik küçük gruplarla bir araya gelerek sektörlere yönelik çalışmalarımızı sürdürme arzusundayız. Birlik ve beraberlik içinde hareket etmeye devam edersek her türlü sorunumuzun da üstesinden geliriz” dedi. Başkan İzol’un açılış konuşması sonrasında MTSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Cem Bucuge 2021 yılı Bütçesinin detayları hakkında bilgi verdi. Yeni yıl için Oda adına hizmet ücretlerine yönelik herhangi bir artış yapmadıklarını dile getiren Bucuge, “Bu dönemde yalnızca yasal bazı artışlar oldu. Onun dışında biz bir artış öngörmedik” dedi. Aidat tahsilat oranlarında bu dönemde bir miktar azalma olsa da bunun yapılandırma ile birlikte artacağına inandığını kaydeden Bucuge, pandemi ve ekonomik konjonktürde yaşanan her türlü olumsuzluğa rağmen bu yılın bütçe hedefine yaklaştıklarının da altını çizdi.
Akın: “Mecliste kent sorunlarına ilişkin kararlar almalıyız”
Ahmet Akın, MTSO’nun kentteki sivil toplum kuruluşları arasında lider konumda yer aldığını belirterek başladığı konuşmasında, “Bu nedenle Mersin’le ilgili ekonomik, sosyal ve çevresel konulara kafa yorup Meclis olarak yeni dönemde bu konuları gündemimize alıp, karar almamız gerektiğini düşünüyorum” dedi. Bu noktadan hareketle yeni yılla birlikte gerçekleşecek ilk toplantıda polipropilen tesisi üzerine çalışma önerisini sunan Akın, “Herkesin gözü MTSO’da. Odamız adeta bir ziyaret merkezi gibi. Tüm kurumlar bir adım atacakları ya da bir yola çıkacakları zaman mutlaka Oda yönetimimizden görüş istiyor. Bu siyaset değil, kentin sorunlarına sahip çıkma meselesi. Biz de Meclisimizde bu sorunları görüşüp değerlendirip fikir belirtmeliyiz” dedi.
Engin: “2021’i Mersin için hamle yılı yapabiliriz”
Polipropilen tesis yatırımına yönelik fikirlerini dile getiren bir diğer Meclis Üyesi de Hasan Engin oldu. Konteyner limanı yapılması planlanan bir alana böyle bir yatırımı doğru bulmadığını kaydeden Engin, yatırıma karşı olmadıklarını, ancak yerini doğru bulmadıklarını söyledi. Kente yapılacak yatırımların yanında turizme yönelik çalışma yürütülmesi gerektiğine de değinen Engin, “Mersin olarak Turizm bölgelerini çok sahiplenmiyoruz. Bu bölgeler değerlendirilmeli. 2021 yılını Mersin için hamle yılı yapabiliriz” dedi. Havalimanı yatırımının, Pamukluk Barajının zamanında biteceğini tahmin ettiğini de söyleyen Engin, yeni yılın Mersin için şahlanma yılı olmasını beklediklerini vurguladı.
Yüksel: “Liman ile sorunlarımız çözülüyor”
Meclis Katip Üyesi Kemal Yüksel ise Mersin Liman İşletmesinin bazı uygulamalarını değerlendirdi. MIP’nin kendi içinde dijitalleşmeye geçerek kapı önünde oluşan uzun TIR kuyruklarının azalmasına yönelik bazı konuları düzenlemeye başladığını dile getiren Yüksel, yaşanan sorunları yetkililere iletmeleri halinde sonuç alabildiklerini söyledi. Polipropilen tesisi yatırımına da değinen Yüksel, “İstemezükçü bir zihniyet değiliz, ama hem liman, tarım ve turizmin merkezi konumundaki o bölgeye de böyle bir yatırımı doğru bulmuyoruz” ifadelerini kullandı. Poliprıpilen yatırımının başka bir bölgeye kaymasına da sıcak bakmadıklarını belirten Yüksel, Ceyhan’da başka bir yatırımcı tarafından benzer bir yatırımın yapılacağını, bu tesisin de organize sanayi bölgelerimizden birini tercih ederek, Mersin’de yapılması gerektiğini dile getirdi.
İçenler: “İkinci liman şansını kaybetmek istemiyoruz”
Polipropilen tesisinin yapılması halinde ikinci konteyner limanı yatırım imkanının kalmayacağını belirten Zuhal İçenler, ikinci liman şansını kaybetmek istemediklerini vurguladı. Mersin Liman İşletmesinin Aralık ayı sonu itibariyle indirimlerini kaldırdığını da belirten İçenler, bu konunun da sektörde sorun oluşturacağına değindi.
Attila: “Giriş çıkış sorunumuza destek bekliyoruz”
Erhan Attila ise Mersin Toptancı ve Meyve Sebze Hal Kompleksi’nde Gıda Toptancıları bölümünün devam eden kapı problemini hatırlattı. Birçok kez bu sorunu dile getirmelerine rağmen halen Büyükşehir Belediyesi’nden bu konuda bir adım göremediklerini kaydeden Attila, “Giriş, çıkış sorunumuzun çözümü için destek bekliyoruz” diye konuştu.
Akdemir: “Yerli üretimi desteklemeliyiz”
Toplantıda Musa Akdemir ise ara eleman sorununa dikkat çekti. Meslek Liselerinde verilen eğitimin talebi karşılamadığına değinen Akdemir, meslek okulları ile işletmelerin birlikte çalışması gerektiğini söyledi. Özellikle Mersin Üniversitesi’nde otomotiv bölümü bulunduğunu ancak buradan dahi eleman temin edemediklerini belirten Akdemir, uygulamalı eğitimler artırılmadığı sürece sorunun gelecek yıllarda daha da büyüyeceğine inandığını söyledi. Aynı zamanda yerli üretimin önemine de değinen Akdemir, özellikle dövizin yükseldiği bu dönemde yerli ürünlere daha çok güvenilip daha çok kullanılması, yerel üreticilerin desteklenmesi çağrısında bulundu.
Balcı: “İhtiyaca yönelik müfredat oluşturulmalı”
Pandemi sürecinde en çok zarar gören sektörler arasında eğitim sektörünü gösteren Yalçın Balcı, öğrencilerin ellerinden geldiği kadar uzaktan eğitim almaya çalıştığını, ancak yeterince verimli olmadığının altını çizdi. Psikologlar ve bilim insanlarının bu durumun içler acısı olduğu yönünde değerlendirmeler yaptığını kaydeden Balcı, uygulama imkanı bulunamaması nedeniyle durumun meslek liseleri adına daha da vahim olduğunu belirtti. Sanayi için meslek liselerinin çok önemli olduğunu ancak bu konuya yeterince yoğunlaşılmadığını kaydeden Balcı, “Eğitim Komitesi ve sanayiciler bir araya gelip bir çalıştay yaparak taleplerden oluşan bir rapor hazırlamalıyız. Sanayicinin taleplerine göre müfredat oluşturup, ihtiyaca göre eleman yetiştirmeliyiz. Aksi halde meslek liselerini şahlandırmak mümkün olmaz” dedi.
Yücesoy: “Sera gazı emisyon ölçümleri başımızı ağrıtmasın”
Avrupa Birliği’nin sera gazı emisyon ölçümlerine yönelik yapılan düzenlemelere değinen Vedat Yücesoy, “Bu durum önümüzdeki günlerde başımızı ağrıtacak gibi görünüyor. Bugünden çalışmalıyız” dedi. Ardından Rusya’nın Antalya ve İzmir’den domates ve biber alımını durdurduğunu belirten Yücesoy, “Şu anda Mersin ihracatında bir sıkıntı yok ama çiftçimizi, ihracatçımızı uyandırmalıyız” diye konuştu.
Tekli: “Eğitimde büyük bir devrime ihtiyaç var”
Eğitim konusuna değinen bir diğer Meclis Üyesi Sabri Tekli oldu. Eğitimde büyük bir devrime ihtiyaç olduğunu kaydeden Tekli, “Birçok mesleğin kendiliğinden değişeceğini biliyoruz. Gelecek nesil çok farklı bir çağın içine giriyor. Bu nedenle önceliğimizin meslek okulları yerine üniversiteler olması gerektiğini düşünüyoruz. Oysa kentimizdeki mühendislik fakültelerinde okuyan öğrenciler ya da Mersinli olan genç mühendisler dünyanın en kaliteli makinelerinin kullanıldığı fabrikaların yer aldığı organize sanayi bölgesinin yerini bile bilmiyor. Bazı şeyleri de içimizde aramalıyız. Yeni neslin gerçekten işe ihtiyacı var mı yoksa oturduğu yerden para mı kazanmak istiyor, bunu iyi analiz etmeliyiz. Eğilip yerden bir şey alacak nesli kaybettik. Eski kalfalıklar, disiplin iş dünyamızda şu anda yok. Fabrikalar kendi imkanlarıyla eleman yetiştirip çarklarını döndürmeye çalışıyor” değerlendirmesini yaptı.
Kızıltan: “Güvenli ticaret için Ziraat Bankası ve Halkbank ile protokol imzaladık”
Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan ise Aralık ayı içinde yürütülen çalışmalar hakkında Meclisi bilgilendirdi. Ziraat Bankası ile geçtiğimiz günlerde güvenli ticaretin sağlanması adına imzalanan protokolün benzerinin Halkbank ile de gerçekleştirildiğini kaydeden Kızıltan, bu bankalardan elde edilecek banka kartlarıyla güvenli ticaret yapılabileceğine değindi.
Ardından Covid 19 aşılarına yönelik değerlendirme yapan Kızıltan, hangi sektörlerin aşılanması gerektiğine dair Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan liste hakkında bilgi verip ilgi sektörlerin isimlerini bildirmesini talep etti. Sağlık çalışanlarının ardından gıda ve lojistik sektörlerinde çalışanlarının geldiğini kaydeden Kızıltan, alacakları bilgileri sağlık il müdürlüğü ile paylaşacaklarını ifade etti.
Toplantıda gündeme getirilen konulara da değerlendiren Başkan Kızıltan ilk olarak polipropilen tesisi yatırımı üzerinde durdu. Mersin’i yatırımlara karşı bir şehir pozisyonuna düşürmemek gerektiğini vurgulayan Kızıltan, bu nedenle bu konuda bilimsel bir araştırma yapılıp neden istendiği ya da istenmediğinin belgelerle ortaya konulmasının önemine dikkat çekti.
“Önce biz taşın altına elimizi koyacağız”
Turizm yatırımlarına da değinen Kızıltan şunları söyledi:
“Mersin’de 6-7 tane turizm bölgesi var ve buralara yatırımcı gelsin demeyle olmuyor. Önce biz taşın altına elimizi koyacağız. Elimizin ezileceğini, kanayacağını bilsek de bunu ilk biz yapmalıyız. Mersin iş insanları bunu yapıp öncü olacak. Sanayide geri dönüş çabuk alınması nedeniyle sanayici her türlü zorluğun altına girip yatırımlarını yapıyor. Turizm yatırımında belki geri dönüş süreci geç oluyor ama biz her türlü zorluğu göze alıp turizm alanlarına yatırım yapacağız ki diğer yatırımcılar da Mersinliler başarmış, güzel bir konsept, güzel tesisler oluşturmuş deyip gelsin. Türkiye’de artık yatırımların katılımcı sistemle yapılmasını sağlamalıyız. Yılbaşından sonra bu konudaki çalışmalara hız vereceğiz.”
“Model Fabrika Türkiye’de örnek olabilecek yapılardan biri”
Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesinde kurulan Model Fabrika yatırımına da değinen Kızıltan, “Model Fabrika, Türkiye’de örnek olabilecek yapılardan biri. Ankara ve Bursa’da başarıyla yürütülüyor. Gaziantep’te yapıldı, Adana’da yapımı devam ediyor. Bizim model fabrikamızın ise diğerlerinden farklı bir modeli var. Model Fabrika ve İnovasyon Merkezi bir arada yer alacak” dedi.
Üretimin daha verimli olmasını sağlayacak bu fabrikada eğitimler verileceğini bildiren Kızıltan, “Burada elektrik prizi üretimi yapılacak ve bu üretim sistemi üzerinden hem beyaz yakalılara, hem mavi yakalılara, hem de patronlara verimlilik eğitimleri verilecek” diye konuştu. 2020 yılının tüm dünya adına kayıp bir yıl olduğunu belirten Kızıltan, 2021’e umutla baktıklarını belirterek, tüm insanlığa sağlık, huzur ve bereket getirmesi temennisinde bulundu.
