Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Avrupa Birliği (AB) Bilgi Merkezi tarafından düzenlenen Türkiye – Avrupa Birliği Dijital Gelecek Forumu’nun ilk panelinin konuşmacıları arasında Fütürist, M-GEN Planlama Merkezi Kurucusu Ufuk Tarhan, Yeni Nesil Yaşam Uzmanı Serdar Kuzuloğlu ile Akınsoft Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Özgür Akın yer aldı. İlk panelde dijital geleceğe genel bir bakış gerçekleştirildi. Gelecek Planlama ve stratejileri, yeni dünyanın tüketici ve şirketleri ile Big Data ve insansı robot kavramları üzerinde duruldu.
İlk konuşmacı Fütürist, M-GEN Planlama Merkezi Kurucusu Ufuk Tarhan, ‘Gelecek Planlama ve Dijital Stratejiler’ konulu sunumunda bugünün gençlerinin kendisini geleceğe nasıl hazırlaması gerektiğinin ipuçlarını verdi. Gençlerin en çok, dijital gelişimin gelecekte kendilerini işsiz bırakıp bırakmayacağını düşündüğünü anlatan Tarhan, şunları söyledi:
“Herkes gelecekte sürdürülebilir bir işi olsun, para kazansın istiyor. Bu merakla bilgi almaya çalışıyor. Çünkü ne zaman konuşsak şu anda çocuklara öğretilen bilgilerin mezun olduklarında işlerine yaramayacakları anlatılıyor. Şu kadarını söyleyebilirim, kim ki dünyanın bir sorununu kafasına takıyor ve onu çözmek için çabalıyorsa o insan iş sahibidir. Bunun herhangi bir seviyesi yok. Dünyayı daha iyi bir geleceğe taşımak adına düşünülen her sorun ve bu soruna üretilmeye çalışılan her çözüm iştir ve bu çözüm için uğraşan kişi de iş sahibidir. Örneğin ben geleceği kendime dert edinenlerdendim ve kendimi gelecekçi (Fütürist) olarak tanımlayalı 12 yıl oldu ve bu alanda çalışıyorum.”
“Kendimi geleceğe nasıl uyarlamalıyım”
İnsanların da bu süreçte kendi versiyonlarını yükseltmesi, gelecekle senkronize hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Ufuk Tarhan, bunun için ‘T – İnsan Modeli’ni önerdi. T-İnsan olarak tanımladığı yeni insan modelinin bir şeyin her şeyini, her şeyin bir şeyini bilmesi gerektiğini ifade eden Tarhan, “Herkes bir sorunu dert edinmeli ve ona odaklanmalı ama onu çözerken birçok farklı alana yardım etmeli. Teknolojiye entegre olmalı, tasarımcı düşünebilmeli, herhangi bir diploma, kısıt olmaksınız proje, takım oyuncusu olunmalı” dedi.
Bugün yapılan işlerin belli bir süre daha devam edeceğini, bir anda dijital çağa geçiş olmayacağını da vurgulayan Tarhan, “Herkes bir taraftan bugünkü sorumluluklarını yerine getirirken diğer taraftan gerek bireysel gerekse kurumsal olarak gelecek için de sistemli ve çok çalışmalı ve kendisini geleceğe hazırlamalı. Bu da otodidaktik öğrenme sistemi ile mümkün. Çünkü öğrenme kabiliyeti de değişti. Dünyanın bu kadar kapsamlı ve hızlı değiştiği bir dönemde kendi kendine düşünme ve kendi kendine öğrenme öne çıkıyor. Bir soruna odaklan ve dijitalleşme öne çıkıyor” dedi.
“Gelecek cesurları, bozguncuları ve paylaşımcıları seviyor”
Yeni dünya düzeninin, cesurları, bozguncuları, paylaşımcıları ve kodcuları sevdiğini kaydeden Ufuk Tarhan, bilinen gerçekliğin cesur kişiler ve yeni dijital gelişimlerle bozulduğunu, bu bozgundan ortaya çıkan bilgilerin ise herkesle paylaşılabildiği bir dünyaya geçildiğini anlattı. Tarhan, yeni dönemde en güçlülerin değil, değişime en fazla ayak uydurabilenlerin ayakta kalabileceğine değindi.
Kuzuloğlu: “Gençlerimize yeni meziyetler kazandırmalıyız”
Yeni Nesil Yaşam Uzmanı Serdar Kuzuloğlu ise ‘Yeni dünya yeni tüketici, yeni şirketler’ konulu sunumunda yeni dünyanın taleplerini anlattı. Bugün Çin’de dahi insan gücünün çok pahalı hale geldiğini, kas gücüne artık kimsenin ihtiyacının kalmadığını anlatan Kuzuloğlu, “Bugün artık fabrikalarınızın yeri önemli değil, müşteriniz neredeyse orada, yerinde üretim yapabiliyorsunuz. Lojistik imkanlar çok gelişti, anında talep edilen ürünleri ulaştırabiliyorsunuz. Tüm bu gelişmeler fason çalışan ülkelerde alarm zilleri çaldırıyor” dedi. Üretimde kas gücü yerine robot kullanımının yaygınlaştığını dile getiren Kuzuloğlu, robotların sigara molası vermediğini, acıkmadığını, yıllık izin kullanmadığını, askere gitmediğini, doğum iznine çıkmadığını, zam istemediğini, hasta olmadığını söyledi. “Üstelik bu robotlar çalıştıkça mükemmelleşiyor. İnsanoğlu gibi çalıştıkça hata yapmaya başlamıyor” diyen Kuzuloğlu, kas gücü gerektiren durumlarda robotların kullanılmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
“Türkiye’de mavi yakalı çalışanların yüzde 50,4’ü otomasyon döneminde yaptığı işi yapamayacak çünkü kusursuz yapan makineler çıkacak” diyen Kuzuloğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“OECD Raporuna göre Türkiye vasıfsız işçi çalıştırma konusunda Çin’den sonra dünya 2’nci sırada. Tüm dünyadaki ülkeler bu durumdan yüzde 40-45 etkilenecek ama Finlandiya ya da İsveçli işçi işini kaybettiğinde yapacak başka işe sahip olacak. Çünkü başka meziyetleri var. Türkiye’deki çalışanların ise yok. Eğer ülkemizi dünyanın ilk 10 ekonomisinde tutmak istiyorsak çalışanlarımızı, gençlerimizi donatmalıyız. Yeni meziyetler kazandırmalıyız. Başka çare yok.”
“Bir öğretmenden her şeyi öğretmesi beklenemez”
Bugünkü eğitim sisteminin sanayi çağı için geliştirildiğini anlatan Kuzuloğlu, “Şu anki eğitimimizde aynen fabrikalarda olduğu gibi üniforma var, zille dersin başlaması, bir kişinin anlatıp tüm sınıfın dinlemesi var” dedi. Dünyada şirketlerin de ülkelerin de en fazla 5’er yıllık planlama yapmasına rağmen eğitim kurumlarından 25 yıl sonrasının insanlarını yetiştirmesini beklemenin doğru olmayacağını vurgulayan Kuzuloğlu, “Bir hata da eğitmenlerin her şeyi öğretmesini beklemek. Bugün telefonla dahi tüm bilgilere ulaşabilirken bir öğretmenden her şeyi öğretmesini beklemek, yaşadığımız hayata ihanet olur. İşte okul başarısıyla gerçek hayattaki başarının tutmamasının sebebi de bu. Okulun en başarılı öğrencileri muhtemelen hayatta bir başarı yakalayamayacak” dedi. Konuşmasının sonunda başarının sırrını da açıklayan Kuzuloğlu, “Başarının formülü her dönemde aynı. Okuyun, çalışın gerisi koca bir yalan. Okuyup çalışmazsanız, kendinizi donatmazsanız bunu yapanların oyuncağı olursunuz” ifadelerini kullandı.
Akın: “Türkiye’de ileri teknoloji üretiyoruz”
Forumun ilk panelinin son konuşmacısı Akınsoft Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Özgür Akın oldu. ‘Büyük verinin kılcal damarları insansı robotlar’ başlıklı konuşmasında kendi ürettikleri insansı robotlar hakkında bilgi veren Akın, “İnanırsanız Türkiye’de her şeyi üretebilirsiniz. Biz Türkiye’de yüksek teknoloji üretiyoruz. Türkiye'nin ilk insansı robotlarını ürettik” diye konuştu.
Teknolojinin insanlık var olduğu sürece hep olduğunu dile getiren Akın, “Ancak bu teknoloji insanlığa işsizlik getirmedi. Aksine farklı iş mecraları açtı. İnsanların daha nitelikli ve sosyal yaşamasını sağladı, insan anatomisine aykırı işleri üzerinden aldı, zihin yapısına uygun işler açtı” dedi.
Türkiye’de Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2011’de kurulduğunu ve Türkiye’nin bu bakanlığı kuran son ülkeler arasında yer aldığını kaydeden Akın, bundan sonrasında Yapay Zeka Bakanlığı kurulması ve bu alanda öncü ülkeler arasında yer alınması gerektiğini söyledi.
Dünyada dijital dönüşümün tarihçesini anlatan Akın, gelecekte neler yaşanabileceğinin de ipuçlarını verdi. ‘Yapamazsınız’ söylemlerine kulak kapatılması gerektiğini kaydeden Akın, “Bugünden gelecekte nerede olmak istediğinizi yazın. Yarın nerede olmak istediğinizi düşünmeden hiçbir yere gidemezsiniz. Kendinizi keşfedin. Eğer isterseniz Türkiye’de yüksek teknoloji de üretebilirsiniz” dedi.