Çek Türk Müşterek Ticaret Odası Denetleme Kurulu Başkanı Martin Felenda, Avrupa Birliği (AB) pazarına açılmanın en ekonomik yöntemi olarak Çek Cumhuriyeti’ne yatırım yapılmasını gösterdi. Çek Cumhuriyeti’nin AB’nin tam ortasında yer aldığını ve 150 milyonluk pazara hitap ettiğini belirten Felenda, “İşçilik maliyetlerinden vergi avantajına birçok çok konuda Çek Cumhuriyeti’nde şirket kurma ve işletme maliyeti diğer AB ülkelerine göre daha uygun” diye konuştu.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) koordinasyonunda Çek Cumhuriyeti Ülke Tanıtım Toplantısı düzenlendi. Toplantıya MTSO Yönetim Kurulu Üyeleri İsa Çani ve Yasemin Taş, Meclis Üyesi Yalçın Balcı ile Oda üyesi firmalar katıldı. Toplantıda Çekya Cumhuriyeti Mersin Fahri Konsolosu Ufuk Bozkaya iki ülke arası ekonomik ilişkiler hakkında bilgi verirken, Çek Türk Müşterek Ticaret Odası Denetleme Kurulu Başkanı Martin Felenda, ülkenin genel ekonomik durumu ve yatırım fırsatlarını anlattı. Çek Türk Müşterek Ticaret Odası Genel Sekreteri Avukat Orhan Batur Karacibioğlu ise katılımcıları Çek Cumhuriyeti’ndeki şirket kuruluşu, devlet teşvikleri ve iş hukuk kuralları hakkında bilgilendirdi. Toplantı sonunda Çek Cumhuriyeti’nin talep ettiği ve Mersin’in de yanıt verebileceği öncelikli sektörlerin belirlenip bu sektörler özelinde çalışma yürütülmesi kararlaştırıldı.
Çani: “Ülke tanıtım toplantılarını önemsiyoruz”
Toplantının açılışında konuşan MTSO Yönetim Kurulu Üyesi İsa Çani, ülkelerarası işbirliğini artırması adına ülke tanıtım toplantılarını önemsediklerini söyledi. Tanıtım faaliyetleri ile hedef ülkelere yatırım olanakları ve yatırım yöntemlerinin tanıtıldığını kaydeden Çani, “Pandemi nedeniyle ivme kaybeden ülke ekonomilerini güçlendirmenin iş insanlarının elinde olduğunun altını çizmek isterim. Bu nedenle, özellikle ilimizin hedef pazarları arasında önemli yere sahip Çekya gibi bir AB üyesi ülkede ne tür yatırım fırsatlarınızın olabileceği, ikili ilişkilerin nasıl geliştirilebileceği konusunda bilgilendirilmeniz siz değerli iş insanlarının temsilcileri olarak bizler için büyük önem taşımaktadır” dedi.
Bozkaya: “Burası güvenli ve huzurlu bir ülke”
Çek Cumhuriyeti Fahri Konsolosu Ufuk Bozkaya ise konuşmasına Çek Cumhuriyeti’nin güvenli ve huzurlu bir ülke olduğunu belirterek başladı. Çek Cumhuriyeti’nin dünyanın en güvenli yedinci ülkesi olduğunu kaydeden Bozkaya, “Ekonomisi hızla büyüyor. AB’deki en düşük işsizlik oranına sahip. Ekonomik büyümesi AB ortalamasının oldukça üzerinde ve kamu borçlarının GSYİH’ya oranı AB’de dördüncü en düşük ülke. Kamu finansmanı çok iyi durumda. Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Endeksi’ndeki ülkeler arasında yedinci sırada. 2030 için net vizyonları var. Bu vizyon, ar-ge ve inovasyon için olağanüstü desteğe dayanıyor” dedi.
Felenda: “Şirket kurmak için önce KDV kaydınızı yaptırın”
Çek Türk Müşterek Ticaret Odası Denetleme Kurulu Başkanı Martin Felenda ise ülkenin genel ekonomik durumu ve yatırım fırsatlarını anlattı. Çek Cumhuriyeti’nin Avrupa’nın ortasında yer aldığını ve alım gücü yüksek 150 milyondan fazla insanın yaşadığı AB pazarına hitap ettiğini kaydeden Felenda, bu nedenle lojistik merkez olarak konumlandığını bildirdi. Yatırım konusunda özellikle hükümet tarafından belirlenen bölgelerin tercih edilmesi durumunda ciddi yatırım kolaylıkları sağlanıp destekler verilebildiğini belirten Felenda, şu bilgileri paylaştı:
“Çek Cumhuriyeti 2004’ten bu yana AB ülkesi. Çekya’da üretilen bir ürün için üretim sertifikası alınıyor ve bu sertifika tüm AB ülkelerinde geçerli oluyor. Burada bir şirket kurduğunuzda aylık asgari ücret Avrupa ülkelerinden çok daha uygun. Bu da düşük işçilik maliyeti anlamına geliyor. Vergi sistemimiz de biraz farklı. Hem bireyler hem de kurumlar için iki ayrı gelir vergimiz bulunuyor. KDV var. Alkol, tütün ve benzeri ürünler için tüketim vergisi uygulanıyor. Emlak vergisi ile yol vergimiz var. Son olarak bir de ekoloji ve enerji vergilerimiz var. Diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi ayrı bir ticaret ya da belediye vergimiz yok. Miras ya da bağışlar vergilendirilmiyor. Kurumlar vergisi oranımız yüzde 19.”
Bir şirket kurmadan önce bu şirketin nasıl finanse edileceğinin, nakit akışının mutlaka kanıtlanması gerektiğini ifade eden Felenda, “Yatırım yapmak istiyorsanız tavsiyem önce KDV kaydı yaptırıp sonra şirket kurmanız. Önce şirketi kurup sonra kayıt yaptırmak işi karmaşıklaştırıyor” dedi.
Karacibioğlu: “Ürettiğinizi 2-3 misline satabiliyorsunuz”
Çek Türk Müşterek Ticaret Odası Genel Sekreteri Avukat Orhan Batur Karacibioğlu ise katılımcıları Çek Cumhuriyeti’ndeki şirket kuruluşu, devlet teşvikleri ve iş hukuk kuralları hakkında bilgilendirdi. Çek Cumhuriyeti’nin Türkiye tarafından çok tanınmadığını, Türk şirketler için küçük bir ülke olarak görülmesi nedeniyle potansiyelinin fark edilemediğini dile getiren Karacibioğlu, “Oysa büyük potansiyel barındırıyor. Kar marjları çok fazla. Ürettiğinizi en az 2-3 misli fiyatla satabiliyorsunuz. İnşaat, inşaat malzemesi, mobilya, yaş meyve sebze sektörleri büyük ilgi görüyor” dedi. İş hukukunun Türkiye ile benzerlik gösterdiğini ifade eden Karacibioğlu, “Bizde ödemeler konusunda alacak tahsiline yönelik davalar uzayabiliyor ancak orada ürünü teslim ettiğiniz ve ödemenizi alamadığınıza dair açık delilleriniz varsa duruşma yapılmaksızın karşı tarafın ödeme yapması doğrultusunda karar çıkıyor ve bunun temyizi yok. Bu nedenle tahsilatta sorun yaşamayacağınız bir ülke” değerlendirmesini yaptı. Henüz Euro’ya geçmeyip kendi para birimlerini kullanıyor olmaları nedeniyle yatırım ve işçilik maliyetlerinin uygun olduğunu da belirten Karacibioğlu, aynı zamanda Türkiye’deki KOSGEB benzeri Çek İnvest isimli bir kurum aracılığıyla gelişmekte olan bölgelere yapılacak yatırımlarda yüzde 60’a varan destekler verilebildiğini söyledi. Mersin’in ticari imkanlarının çok gelişmiş olduğunu da dile getiren Karacibioğlu, hedeflerinin sadece Mersin firmalarını Çekya’ya götürmek değil, Çek yatırımcıları da Mersin’e çekmek olduğunu söyledi.