MERSİN TİCARET VE SANAYİ ODASI
Türkçe English
MTSO 13. Yıl
ÇAĞRI MERKEZİ 0850 304 33 33
Mersin
Mersin
Mersin
Mersin
Mersin Cennet Cehennem

RİS MERSİN+ için imzalar atıldı 03.06.2015 tarihinde yayınlandı

RİS Mersin Projesi’nin sonuna gelinmesinin ardından gerek bu projenin değerlendirilmesi gerekse yeni ihtiyaçların tespiti adına hazırlanan RİS MERSİN + Strateji Çalışmasını hayata geçirecek protokolün imzaları atıldı. RİS MERSİN Projesi’yle Türkiye’de stratejik yol haritasını çizen ilk kent olarak anılan Mersin, bu kez sosyal inovasyonda Türkiye’de öncü olmak istiyor. Hedefte daha akıllı, daha stratejik, daha çevreci ve daha teknolojik bir kent olabilmek var.


Mersin Valiliği himayesinde, Çukurova Kalkınma Ajansı (ÇKA) koordinasyonunda, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Üniversitesi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) işbirliğiyle RİS MERSİN + Strateji Çalışması hazırlandı. Çalışmanın ilk adımı Mersin Valiliği, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Üniversitesi, MTSO ve ÇKA arasında Mersin Üniversitesi Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi C Salonu’nda düzenlenen törende imzalanan protokol ile atıldı.
Protokol imza töreni öncesinde proje hakkında bilgi veren Mersin Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Yağcı, dünyada büyük değişimler yaşandığını, bu değişimlerden yola çıkarak yeni bir çalışma hazırladıklarını söyledi. RİS Mersin Projesi’nin 2005 – 2008 yılları arasında 6. Çerçeve Programı kapsamında uygulandığını hatırlatan Yağcı, sonuçta ortaya bir strateji kitabı çıktığını, inovasyon felsefesiyle ve kıt kaynaklarla, şehir ve bölgenin nasıl etkin kalkınabileceğine ilişkin somut ve sağlam bir yöntem belirlendiğini anlattı. Makro düzeyde stratejileri uygulamaya dönüştüren ayrıntılı eylem planları hazırlandığını kaydeden Yağcı şunları söyledi:
“Yönlendirici özelliğe sahip bu planlar sonrasında son 10 yıldır telaffuz edilen lojistik, turizm, tarım ve gıda alanlarında gelişme kaydetme amaçlandı. Büyük beyin fırtınası ile bu alanlarda rekabet avantajı olduğunun altı çizildi. Bu alanlarda master planları yapıldı. 3 lokomotif sektör hem paydaşlar arasında hem de toplumda büyük bir kabul ve destek gördü. Her 3 sektör için platformlar oluşturuldu. İşadamlarının inovatif süreçle tanışması sağlandı. Kişi ve firmaları heyecanlandırıp harekete geçiren inovasyon yarışmalarının başlangıcı sağlandı.”
Projede eksikler bulunduğuna da değinen İsmail Yağcı, istenilen Mersin İnovasyon Merkezi ya da Ar-Ge Merkezi’nin kurulamadığını söyledi. Üniversitenin katkısının belli bir evreden sonra kısıtlı kaldığına dikkat çeken Yağcı, yerel yönetimlerden de istenilen desteğin o dönemde alınamadığını dile getirdi.

“Kent için yeni dinamik ve potansiyel sektörler belirlenecek”
2015 yılı ihtiyaçlarına bakıldığında Mersin’in ekonomik ve sosyal kalkınmasına ivme kazandırılması adına yeni ihtiyaçların oluştuğunu anlatan Prof. Dr. İsmail Yağcı, RİS MERSİN +’ın nasıl doğduğunu şöyle anlattı:
“İlk projenin tamamlanmasından 7 yıl geçti ve projenin yenilenmesi gerekliliği ortaya çıktı. Güncel gelişmelere uygun yeni düzeltmeler yapmak gerekiyordu. Sektörde güncel ihtiyaçlar oluştu. Uygulanmayan hedeflerin gerçekleştirilmesi için bir takım hareketler gerekti. Kent için dinamik ve potansiyeli olan yeni sektörlerin belirlenmesi için çalışmalar yapılmalıydı. Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu’nun sıralamasında Mersin ilk 10’da yer almıyor. İlk 10’a girebilmemiz için hem nüfus hem ekonomik büyüklük açısından cazip bir kent olmalıydık. Bunun çalışmalarının yapılma gerekliliği vardı. Bölgede yeni sektörlerin gelişmesi için potansiyel oluştu. Sosyal inovasyona ihtiyaç vardı ve tüm bunlar yeni bir proje hazırlanması gerekliliği oluşturdu.”
Projenin 24 ayının uygulama aşaması olmak üzere toplam 40 ay devam edeceğini anlatan Yağcı, bu projede öncekinden farklı ne yapabileceklerini araştırdıklarını ve 2000’li yıllarda öne çıkan toplumsal refahı artırıcı akıllı kentler, marka kentler, sosyal inovasyon ve kültür endüstrisi gibi kavramlar üzerinde durduklarını söyledi. UNESCO ve AB’nin yaratıcı kentler, akıllı kentler şebekelerine Mersin’i de dahil etmek istediklerini vurgulayan Yağcı, çalışmalara bu doğrultuda yön vereceklerini dile getirdi.

Altunsu: “Stratejik bir yaklaşım gerçekleştireceğiz”
ÇKA Genel Sekreteri Dr. Lutfi Altunsu açılış konuşmasında ilk çalışmada Mersin’de birçok ile örnek olabilecek platformlar kurulduğunu hatırlattı. Ancak 2005’ten bu yana kentte yeni ihtiyaçların oluştuğunu dile getiren Altunsu, bu kapsamda projenin değerlendirilip revize edilmesinin gündeme geldiğini söyledi. ÇKA’nın kurulma amacının bölgesel kalkınmaya katkıda bulunmak olduğunu hatırlatan Altunsu, bu noktadan hareketle çalışmanın bölgenin Doğu Akdeniz’in lider bölgesi olmasına katkıda bulması açısından önem taşıdığını belirtti. Altunsu, sözkonusu strateji çalışmasının bölgenin uluslararası çekim merkezi olma, bölge içi farkları azaltma, yeşil büyüme ve çevresel büyümeyi sağlama hedeflerinin gerçekleştirilmesinde önemli rol oynayacağını belirtirken; Mersin'in kentsel yaşam kalitesini artırarak cazip metropol haline gelmesinde, bölgenin enerji üssü olmasında, tarımda katma değeri yükseltmek konusunda, turizm potansiyelini harekete geçirmede ve ar-ge ve yenilik kapasitesini yükseltmede önemli katkılar sağlayacağına inandığını söyledi.

Aşut: “Daha teknolojik bir kent hedefliyoruz”
Mersin’in hazırladığı projelerle inovasyon kavramını Türkiye’de kullanan ilk kent olduğunu hatırlatan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, açılış konuşmasında, “RİS-MERSİN bize özellikle ekonomik yol haritası adına mantıklı düşünmeyi öğretti” dedi. Değişen ekonomi ve teknolojide başka türlü rekabetçi olma şansı bulunmadığını vurgulayan Aşut, başarı için tek silahın bilgi olduğunu ve kent dinamikleri olarak bilgiye odaklandıklarını söyledi. “RİS-MERSİN bir kentin ekonomiden toplumsal hedeflere kadar bilgi ile yeniden yaratılması anlamına geliyordu” diyen Aşut, bu noktada insan kaynağının da eğitilmesi gerektiğinden hareketle eğitime de büyük önem verildiğini anlattı. Sonucunda RİS-MERSİN Projesi ile kentin güçlü sektörlerini tespit edip kamu ve özel sektör dinamiklerini kapsayan platformlar kurulduğunu hatırlatan Aşut, bu platformların sektörler için projeler ürettiğini söyledi. Üretimden eğitime, kümelenme stratejilerinden alt yapı eksiklerine kadar tüm ortak aklın, platformlarda oluşturulduğunu kaydeden Şerafettin Aşut, “Gerçekten Mersin’i her anlamda yukarılara taşımış olan bu projenin, yeni dünya ekonomisine ayak uydurması amacıyla revize edilmeye ihtiyaç duyuldu” dedi.
RİS MERSİN +’ı değişimi takip etmek olarak tanımlayan Aşut, bu projede tüm kurum ve kuruluşların tecrübe sahibi olması nedeniyle daha rahat ve hızlı yol alınabileceğine inandığını söyledi. Aşut hazırlanan ilk projenin çıktılarını şöyle özetledi:
“Eğer 2008 - 2009 küresel finans krizi sonrasında Mersin istihdam şampiyonu olduysa; bu büyük kriz sonrasında ihracatını koruduysa ve cari açık vermediyse, vergi verme oranı ve miktarı ile Türkiye’nin hala altıncı büyük ekonomisiyse ihracatındaki yüksek teknolojili ve katma değerli ürünlerin artışını sağlayabiliyorsa tüm bunlarda RİS-MERSİN’in çok büyük katkısı olmuştur.”
RİS MERSİN +’ın eksik kalan kısımların tamamlayıcısı olacağını kaydeden Aşut, “Yeni proje ile ekonomimizi bilgi ve iletişim teknolojilerine entegre edeceğiz. Üretimde daha yüksek teknoloji, satışta daha ileri teknoloji, eğitimde daha ileri teknoloji, sağlıkta daha ileri teknoloji oluşturacağız. Yeni RİS-MERSİN’le daha akıllı bir kent hedefimizidir” dedi.

Çamsarı: “Hedefleri gözden geçirmeliyiz”
Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı ise konuşmasında RİS MERSİN + ile hedeflerin yeniden gözden geçirileceğini anlattı. Turizm denildiğinde akla yalnızca deniz güneş ve kum gelmesi yerine sağlık turizmini de araştırmaya başladıklarını kaydeden Çamsarı, tarımda da Mersin’in artık narenciye, muz ve çileğe bağlı kalmayıp ürün çeşidini artırmak ve verimlilik kavramları üzerinde durması gerektiğini vurguladı. Bunun için Tarım Teknopark kurulmasına yönelik çalışmalar sürdürüldüğünü hatırlatan Çamsarı, bu konuda Tarım Bakanlığı boyutunda girişimlerde bulunduklarını da anlattı. Lojistik konusunda da mutlaka çeşitlemelere gidilmesi gerektiğini vurgulayan Çamsarı, “Cumhurbaşkanımızın bu konuda birkaç müjdesi oldu. Hızlı tren ve ulaşımla ilgili girişimler var. Yeni limanlar konusunda isteklerimiz var ve lojistiğe ciddi destek verilmeli. Biz üniversite olarak mutlaka teknolojik destek vermeliyiz” dedi. Sosyal inovasyon ve endüstrinin ihmal edildiğini kaydeden Çamsarı, özellikle sosyal konuların ihmal edilmemesi gerektiğini anlattı. Çamsarı, “Sosyal olarak da üniversitemiz üzerine düşeni yapacaktır” dedi.

Çakacak: “Stratejik bir proje”
Mersin’in ekonomik yapısını, tarım, turizm ve lojistikteki gücünü anlatan Mersin Valisi Özdemir Çakacak ise, “Bu zengin potansiyelimizi genç ve dinamik insan kaynağımızı değerimizi etkin ve ufku açık iş insanlarımızı kamu ve yerel gücümüzü akademik desteğimizi ilimizin kalkınması ve rekabette öne çıkmasına kanalize etmemiz RİS MERSİN+ gibi stratejik çalışmalarla mümkün olabilecektir” dedi.
Kalkınmanın yalnızca kamu eliyle değil, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları, akademik çevrelerle bütün olarak gerçekleşebileceğine değinen Çakacak, bu sayede ülkelerin ve illerin dünya sistemiyle doğrudan etkileşim sağlayabildiğini anlattı. Ülke ve illerin inovasyon yoluyla ekonomik büyümeyi, istenen istihdam oranlarını yakalayabildiğini belirten Çakacak, “Mersin’in sahip olduğu çok kültürlü sosyo-ekonomik yapısını, göreli avantajlara sahip bölgelerden biri olanın avantajını en iyi şekilde değerlendirmek için böylesi inovasyon temelli projelere ihtiyaç duymaktadır. Bölgemiz ve ilimizde yenilikçiliğin artırılması adına mevcut altyapı ve insan sermayesinin en iyi şekilde kullanılıp geliştirilmesine katkı sağlayacağına inandığım RİS MERSİN 4+ projesini önemsiyorum” diye konuştu.

Kocamaz. “Önemli olan kaynaklarımızı avantaja dönüştürmek”
Mersin’in sahil uzunluğu ve uzun güneşlenme süresi, yenilenebilir enerjiye kaynak oluşturacak potansiyeliyle çok yönlü bir kent olduğunu anlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, toplantıdaki konuşmasında önemli olanın bu kaynakları işleyip avantaja dönüştürmek olduğunu söyledi. Bunu da ben ‘Ben yaptım oldu’ mantığıyla değil tüm paydaşlarla birlikte hareket edip, analizler yaparak, geleceği planlayarak yürütmek gerektiğine dikkat çeken Kocamaz, sürdürülebilir başarının planlanması gerektiğini anlattı. RİS MERSİN projesinin ortak hareket etme bilinci kazandırdığını, ar-ge yatırımlarına verilen değeri ve rekabet gücünün artırılması gerektiğini ortaya koyduğunu kaydeden Kocamaz, “Belediye olarak biz de çalışmalarımızda aynı disiplinle hareket edip sadece bu günü düşünerek değil, geleceği tasarlayarak çalışıyoruz” dedi. Belediye olarak projeye her türlü desteği vermeye hazır olduklarını vurgulayan Kocamaz, “Mersin’in yaşam standardını, eğitim düzeyini, turizm altyapısını ancak hep birlikte el ele vererek, doğru strateji ve araştırmalarla oluşturabiliriz” ifadelerini kullandı.

 


Sayfa gönderiliyor. Lütfen bekleyiniz

ARKADAŞINA GÖNDER