38 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Sanayi Meslek Komitesi’nde iç piyasaya çalışan üreticiler Tekstilkent’e, ihracatçılar pazar çeşitlemesine odaklandı.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 38 No’luMeslek Komitesi Meclis Üyeleri sektöre ilişkin değerlendirmeler de bulundu. Üreticiler kümelenebilmek adına bir süredir üzerinde çalıştıkları Tekstilkent Projesi’ne yoğunlaştıklarını anlatırken, ihracatçılar yıllardır çalıştıkları Avrupa pazarında yaşanan sıkıntılara değinerek, alım gücü yüksek Amerika gibi pazarlara yönelmenin önemine dikkat çekti. Mersin’in konfeksiyondahem iç pazarda hem de ihracatta güçlü olduğuna değinen Meclis Üyeleri, yurtiçinde özellikle eşofman üretiminde, ihracatta ise kadın dış giyiminde söz sahibi olunduğunu belirtti.
Kurt: “Tekstilkent için son aşamadayız”
Meclis Üyesi ve İl-Giy Tekstil Firması sahibi Habib Kurt, son dönemlerde özellikle Tekstilkent Projesi üzerindeki çalışmalarını artırdıklarını anlattı. Konuyla ilgili Akdeniz ve Toroslar belediyeleri ile temas halinde olduklarını belirten Kurt, yer belirlemesine yönelik çalışmaların sürdüğünü söyledi. Yaklaşık 150 dönümlük arazi arayışında olduklarını ifade eden Kurt, “Böyle bir alanda en az 250 firma faaliyet gösterebilir. 250 firma demek en az 40 bin istihdam anlamına gelir. İşsizliğin yoğun olduğu kentimizde bu sorunun çözümü ne katkı sunacak böylesi bir projenin vakit kaybedilmeden hayata geçirilmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Böyle bir proje ile üreticilerin kümelenmiş olacağına dikkat çekenKurt, mevcut durumda mahalle aralarında dağınık halde çalışmaların sürdüğünü, böyle bir toparlanma ile şehir içinde yaşanan sorunların da ortadan kalkmasının mümkün olacağını söyledi. Van ve Ağrı gibi farklı illerde benzerleri bulunduğunu dile getiren Kurt, “Mersin’de de olursa en azından mahallelere yayılan kumaş atıklarının önüne geçilmiş olacak. Bir arada üretime gidilmesiyle bu atıklar tek elde birikecek ve daha rahat değerlendirilebilecek” dedi. Böyle bir yapılanma içinde tasarımcılar ve makinecilerin eğitileceği, İŞKUR ile ortak çalışma yürütülebilecek küçük bir eğitim atölyesi planlayacaklarını da ifade eden Kurt, “Aynı zamanda böyle bir yapılanmaya gidilmesi halinde ikinci aşamada bölgeye yatırımı teşvik etmek adına elektrik, vergi indirimi gibi çeşitli imkanlar sağlanabilmesi adına çalışacağız” dedi.
Sağlam: “Pazar çeşitlemesine gitmek gerek”
Meclis Üyesi ve Madammode Konfeksiyon Firması sahibi Ekrem Sağlam ise sektörün ihracat ayağını değerlendirdi. Oldukça iyi geçen bir ihracat sezonunun ardından anlam veremedikleri bir şekilde 15 Ekim’den itibaren durgunluk yaşanmaya başladığını bildiren Sağlam şunları söyledi: “Her yıl sezonsal olarak Kasım sonunda durgunluk başlar ve 15 Aralık tarihinde sona ererdi. Ancak bu yıl kapasitelerimizin üzerinde talep aldığımız bir sezon yaşarken birden bire 15 Ekim gibi erken bir tarihte siparişler bir anda kesildi. Şu anda yüzde 50 kapasite oranıyla çalışıyoruz. 15 Aralık gibi sezonun yeniden açılacağı, sipariş gönderileceği duyumları alıyoruz ancak emek yoğun bir sektörde çalışıyor olmamız, maliyetlerimizin yüksek olması nedeniyle böylesi uzun bir boşluk vermek bizleri zorluyor.”
Yaşadıkları bu uzun bekleme süresinin pazar çeşitlemesine gidilmesinin artık kaçınılmaz olduğunu bir kez daha gözlerönüne serdiğini vurgulayan Sağlam, “Biz ağırlıklı olarak Avrupa pazarına çalışıyoruz. Ancak bu yıl yaşadıklarımız kendimizi garanti altına alabilmemiz adına Amerika gibi alım gücü yüksek yeni pazarlara da yönelmemiz gerektiğini gösterdi” değerlendirmesini yaptı. Öte yandan istihdam teşviklerini önemsediklerine de değinen Sağlam, emek yoğun bir sektörde çalışıyor olmaları nedeniyle bu teşviklerin önümüzdeki süreçte de devam etmesini beklediklerini anlattı