Mersin Ticaret ve Sanayi Odası 150 yıla yaklaşan tarihi geçmişi, deneyimi ve bu büyük kurumsal yapısıyla, Mersin’in en eski birkaç kurumundan biri olması nedeniyle, Mersin’in sadece ekonomik konularında değil, ekonomi dışındaki neredeyse tüm konularında söz söyleyen, öneri getiren, yatırım planlayan, vizyon gösteren; öte yandan, kentimiz adına olumsuz bir şey olduğunda ilk karşı çıkan kurum olmuştur. Bunu yaparken de siyaset üstü yapısıyla hem kentin ekonomisini, insanının işini ve aşını hem de Mersin’in doğasından çevresine, sosyal yaşam kalitesinden kültürüne kadar her türlü dengesini mantık ve bilimsel veriler çerçevesinde gözeten kurum olmuştur.
MTSO tarihi boyunca ne “her şeye karşı” gibi mantıksız bir tutum sergilemiş, ne de “her şeye rağmen olsun” gibi bir duyarsızlık göstermiştir. MTSO her zaman önce Mersin demiştir. Son günlerde kentimiz adına konuşulan, planlanan yatırımlarda da bu hassasiyetle, bu tutumla tüm yatırımların takipçisi olmakta ve tüm yetkililerle ve kentin tüm dinamikleri ile bire bir görüşmekteyiz. Mersin artık o eskiden çok şikayet ettiğimiz her kurumun ayrı telden çaldığı, herkesin münferit hareket ettiği Mersin değil. Bu anlamda Mersin olarak, kamu veya özel tüm kurum ve kuruluşların, tüm STK’larımızın tek yumruk olduğunu, birlikte ortak akılla hareket ettiğini büyük bir mutlulukla söylemek isterim.
Yatırımlar ne başka bir yatırıma ne de çevremize zarar vermeli
MTSO Ocak ayı Meclis toplantımızda bu tartışmalı konuları ciddi anlamda masaya yatırdık ve tüm sektör temsilcilerinin düşüncelerini aldık. İşte bu bahse konu tartışılan, kimilerinin tamamen karşı çıktığı, kimilerinin her şeye rağmen onayladığı önemli yatırımlardan birisi polipropilen tesisi yatırımıdır. Öncelikle şunu söylemek isteriz: Mersin iş dünyası böylesi önemli, stratejik ve büyük bir yatırıma karşı değildir. Ülkemizin ithalatını azaltacak her yatırım cari açık için hayati bir konudur. Ancak, yatırım yerinin kesinlikle doğru olmadığı düşüncesindeyiz ve bunu da yetkilere en üst düzeyde ilettik. Yatırım için seçilen yerin Mersin Yeni Konteyner Limanı ve Serbest Bölge genişleme alanı olarak planlanmış olması nedeniyle yer seçimi yanlıştır. Mersin yeni konteyner limanı kentin ve hinterlantın bir ihtiyacıdır. Serbest Bölge ise tam doluluk oranı ile çalışan ve yeni taleplerle büyüme ihtiyacı olan bir yerdir. Polipropilen yatırım yeri olarak seçilen ve özel endüstri bölgesi olarak ilan edilen alanın, daha önceki planlarda Mersin Serbest Bölge Gelişme Alanı, Sanayi Depolama Alanı, Mersin Ana Konteyner Limanını da kapsayıp kent merkezine yürüme mesafesinde olmasından dolayı MTSO olarak yatırım yerinin doğru yer olmadığını düşünüyoruz. Bunu Meclis toplantımızda bir ortak karar olarak aldık. Mersin büyük bir ekonomidir. Akdeniz’de de Dünya ekonomisinde de önemli bir noktadır. Bu anlamda Mersin yatırımcı dostudur ve kapımız yatırımcılara her daim açıktır. Ancak, MTSO olarak, bu kentin yaşayan bir parçası olarak yatırımların doğru yerde olmasını isteriz. Yatırımlar ne başka bir yatırıma ne de çevremize zarar vermeli veya engel olmalıdır. Böylesi büyük yatırımların daha etkin ve verimli olabilmesi adına yatırım planlama sürecinde kentin tüm yerel dinamiklerinin görüşü alınmalıdır. MTSO tüm tartışmalı yatırımlarda, kent adına, kent ekonomisi adına, Mersin’deki tüm dinamiklerin görüşünü alarak takipçisi olacaktır. Kısacası, tartışılan şey yatırım değil, yeridir.
“Kentin değerlerini korumak görevimizdir”
Mersin’de uzun yıllardır tartışılan, sürekli bir takım spekülasyonlarla farklı yatırımlara bir yer olarak gösterilen diğer bir bölge ise Alata Bahçe Kültürleri ve Araştırma Enstitüsü arazisidir. Akdeniz havzasındaki sayılı araştırma enstitülerinden biridir. MTSO olarak her zaman kentin diğer omurga sektörlerinden olan tarım için önemli bir merkez olarak gördük. Diğer Meclis toplantımızda Alata konusunu masaya yatıracağız. Sadece yeni yatırımları değil, kentin var olan büyük değerlerini korumak görevimizdir. Bunların yanı sıra kentin turizmle ilgili yatırımları da gelecek ay yapılacak toplantıda ele alınacaktır. Kısaca, Mersin özel veya kamu tüm yerel dinamikleri ile her yatırımını konuşacak, görüşlerini paylaşacak ve kent adına en iyi karar ne ise birlik ve beraberlik içinde bunun peşine düşecektir. Mersin olarak ortak tavsiye kararlarımızı alacağız. Ve tüm bu süreçlerde rehberimiz önce bilim sonra Mersin sevgisi olacaktır.
Bu anlamda doğru yatırımlar doğru yere yapıldığında ne kadar doğru, hızlı ve kolay şekilde hayata geçtiğini gösteren bir yatırım ise MTOSB- Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nde, MTSO ve MTOSB işbirliğinde yapımı tamamlanan Yenilik ve Dijital Dönüşüm Merkezi’dir. Mersin ekonomisini yüksek teknolojili üretimde sınıf atlatacak Model Fabrika olarak bilinen bu merkezi işletmek üzere MTOSB ve MTSO ortaklığında bir şirket kurulması kararı aldık. Doğru yerde doğru yatırıma hiç kimse itiraz etmez. Aksine kent o yatırımı destekler ve kucaklar, sahiplenir.
“Mersin, ticari faaliyetlerde de ciddi bir noktadadır”
Öte yandan, Mersin ekonomisi sadece sanayi, lojistik ve tarımdan ibaret değil. Kentimizin ticari faaliyetleri de çok ciddi bir noktadadır ve bu pandemi sürecinde sorunları da buna paralel büyüktür. MTSO olarak gerek Meclisimiz gerekse Meslek Komitelerimizle kentin ticaret hayatındaki sorunları da masaya yatırıyor, sorun ve çözümleri en üst mercilere iletiyoruz. En son Sayın Lütfi Elvan Bakanımızla yaptığımız görüşmede tüm bu sorunlar dile getirildi, Mersin’in çözüm önerileri de not alındı. Bu ziyarette başlıca konu kentimizin hizmet sektörleri, ticari faaliyet gösteren sektörleri oldu. Ticareti daha çok konuşacağımızdan emin olun. Mersin ekonomisi ayrılmaz bir bütündür. Mersinliler bilsin ki Mersin her alanda artık tek yumruktur. Bunun da sonuçlarını hep birlikte göreceğiz.
Mersin artık her alanda tek yumruk…
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası 150 yıla yaklaşan tarihi geçmişi, deneyimi ve bu büyük kurumsal yapısıyla, Mersin’in en eski birkaç kurumundan biri olması nedeniyle, Mersin’in sadece ekonomik konularında değil, ekonomi dışındaki neredeyse tüm konularında söz söyleyen, öneri getiren, yatırım planlayan, vizyon gösteren; öte yandan, kentimiz adına olumsuz bir şey olduğunda ilk karşı çıkan kurum olmuştur. Bunu yaparken de siyaset üstü yapısıyla hem kentin ekonomisini, insanının işini ve aşını hem de Mersin’in doğasından çevresine, sosyal yaşam kalitesinden kültürüne kadar her türlü dengesini mantık ve bilimsel veriler çerçevesinde gözeten kurum olmuştur. MTSO tarihi boyunca ne “her şeye karşı” gibi mantıksız bir tutum sergilemiş, ne de “her şeye rağmen olsun” gibi bir duyarsızlık göstermiştir. MTSO her zaman önce Mersin demiştir. Son günlerde kentimiz adına konuşulan, planlanan yatırımlarda da bu hassasiyetle, bu tutumla tüm yatırımların takipçisi olmakta ve tüm yetkililerle ve kentin tüm dinamikleri ile bire bir görüşmekteyiz. Mersin artık o eskiden çok şikayet ettiğimiz her kurumun ayrı telden çaldığı, herkesin münferit hareket ettiği Mersin değil. Bu anlamda Mersin olarak, kamu veya özel tüm kurum ve kuruluşların, tüm STK’larımızın tek yumruk olduğunu, birlikte ortak akılla hareket ettiğini büyük bir mutlulukla söylemek isterim.
Yatırımlar ne başka bir yatırıma ne de çevremize zarar vermeli
MTSO Ocak ayı Meclis toplantımızda bu tartışmalı konuları ciddi anlamda masaya yatırdık ve tüm sektör temsilcilerinin düşüncelerini aldık. İşte bu bahse konu tartışılan, kimilerinin tamamen karşı çıktığı, kimilerinin her şeye rağmen onayladığı önemli yatırımlardan birisi polipropilen tesisi yatırımıdır. Öncelikle şunu söylemek isteriz: Mersin iş dünyası böylesi önemli, stratejik ve büyük bir yatırıma karşı değildir. Ülkemizin ithalatını azaltacak her yatırım cari açık için hayati bir konudur. Ancak, yatırım yerinin kesinlikle doğru olmadığı düşüncesindeyiz ve bunu da yetkilere en üst düzeyde ilettik. Yatırım için seçilen yerin Mersin Yeni Konteyner Limanı ve Serbest Bölge genişleme alanı olarak planlanmış olması nedeniyle yer seçimi yanlıştır. Mersin yeni konteyner limanı kentin ve hinterlantın bir ihtiyacıdır. Serbest Bölge ise tam doluluk oranı ile çalışan ve yeni taleplerle büyüme ihtiyacı olan bir yerdir. Polipropilen yatırım yeri olarak seçilen ve özel endüstri bölgesi olarak ilan edilen alanın, daha önceki planlarda Mersin Serbest Bölge Gelişme Alanı, Sanayi Depolama Alanı, Mersin Ana Konteyner Limanını da kapsayıp kent merkezine yürüme mesafesinde olmasından dolayı MTSO olarak yatırım yerinin doğru yer olmadığını düşünüyoruz. Bunu Meclis toplantımızda bir ortak karar olarak aldık. Mersin büyük bir ekonomidir. Akdeniz’de de Dünya ekonomisinde de önemli bir noktadır. Bu anlamda Mersin yatırımcı dostudur ve kapımız yatırımcılara her daim açıktır. Ancak, MTSO olarak, bu kentin yaşayan bir parçası olarak yatırımların doğru yerde olmasını isteriz. Yatırımlar ne başka bir yatırıma ne de çevremize zarar vermeli veya engel olmalıdır. Böylesi büyük yatırımların daha etkin ve verimli olabilmesi adına yatırım planlama sürecinde kentin tüm yerel dinamiklerinin görüşü alınmalıdır. MTSO tüm tartışmalı yatırımlarda, kent adına, kent ekonomisi adına, Mersin’deki tüm dinamiklerin görüşünü alarak takipçisi olacaktır. Kısacası, tartışılan şey yatırım değil, yeridir.
“Kentin değerlerini korumak görevimizdir”
Mersin’de uzun yıllardır tartışılan, sürekli bir takım spekülasyonlarla farklı yatırımlara bir yer olarak gösterilen diğer bir bölge ise Alata Bahçe Kültürleri ve Araştırma Enstitüsü arazisidir. Akdeniz havzasındaki sayılı araştırma enstitülerinden biridir. MTSO olarak her zaman kentin diğer omurga sektörlerinden olan tarım için önemli bir merkez olarak gördük. Diğer Meclis toplantımızda Alata konusunu masaya yatıracağız. Sadece yeni yatırımları değil, kentin var olan büyük değerlerini korumak görevimizdir. Bunların yanı sıra kentin turizmle ilgili yatırımları da gelecek ay yapılacak toplantıda ele alınacaktır. Kısaca, Mersin özel veya kamu tüm yerel dinamikleri ile her yatırımını konuşacak, görüşlerini paylaşacak ve kent adına en iyi karar ne ise birlik ve beraberlik içinde bunun peşine düşecektir. Mersin olarak ortak tavsiye kararlarımızı alacağız. Ve tüm bu süreçlerde rehberimiz önce bilim sonra Mersin sevgisi olacaktır.
Bu anlamda doğru yatırımlar doğru yere yapıldığında ne kadar doğru, hızlı ve kolay şekilde hayata geçtiğini gösteren bir yatırım ise MTOSB- Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nde, MTSO ve MTOSB işbirliğinde yapımı tamamlanan Yenilik ve Dijital Dönüşüm Merkezi’dir. Mersin ekonomisini yüksek teknolojili üretimde sınıf atlatacak Model Fabrika olarak bilinen bu merkezi işletmek üzere MTOSB ve MTSO ortaklığında bir şirket kurulması kararı aldık. Doğru yerde doğru yatırıma hiç kimse itiraz etmez. Aksine kent o yatırımı destekler ve kucaklar, sahiplenir.
“Mersin, ticari faaliyetlerde de ciddi bir noktadadır”
Öte yandan, Mersin ekonomisi sadece sanayi, lojistik ve tarımdan ibaret değil. Kentimizin ticari faaliyetleri de çok ciddi bir noktadadır ve bu pandemi sürecinde sorunları da buna paralel büyüktür. MTSO olarak gerek Meclisimiz gerekse Meslek Komitelerimizle kentin ticaret hayatındaki sorunları da masaya yatırıyor, sorun ve çözümleri en üst mercilere iletiyoruz. En son Sayın Lütfi Elvan Bakanımızla yaptığımız görüşmede tüm bu sorunlar dile getirildi, Mersin’in çözüm önerileri de not alındı. Bu ziyarette başlıca konu kentimizin hizmet sektörleri, ticari faaliyet gösteren sektörleri oldu. Ticareti daha çok konuşacağımızdan emin olun. Mersin ekonomisi ayrılmaz bir bütündür. Mersinliler bilsin ki Mersin her alanda artık tek yumruktur. Bunun da sonuçlarını hep birlikte göreceğiz.