Mersin’in yatırım imkanlarını, dış ticaretteki avantajlarını, limanını, serbest bölgesini, lojistik üstünlüklerini yıllardır anlatıyoruz. Artık kentimizin bu özelliğini bilmeyen yok. Hatta o kadar çok anlattık ki yerli ve yabancı yatırımcıların büyük bir bölümünün gözü kentimizde. Ancak gelen yatırım talepleri maalesef bizi sevindiremiyor. Aksine kaygı veriyor. Çünkü talepleri karşılayamıyoruz, istenilen büyüklükte arazileri tahsis edemiyoruz. Var olan yatırımlara genişleme alanları yaratamıyoruz. Çok önemli yatırımları, kent ekonomisine sağlanacak girdileri, büyük istihdam kapılarını kendi elimizle kapatıyor, bu fırsatı başka kentlere yine kendi elimizle hediye ediyoruz. Neden? Çünkü hala İmar Planımız onay için Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’ne getirilemedi.
EN KATILIMCI VE DEMOKRATİK İMAR PLANI ÇALIŞMASI YAPILDI
Şunu mutlulukla ifade etmek isterim ki; İmar planı çalışması Mersin Büyükşehir Belediyesi çatışı altında olağan üstü katılımcı bir anlayışla yapıldı. Türkiye’de bir ilk gerçekleşti ve Mersin Büyükşehir Belediyesi demokratik bir yaklaşımla ayır etmeden toplumun her katmanının görüşünü aldı, öneri ve eleştirileri göz önünde tutuldu ve bu talepler imar planına işlendi. Gerçekten ortaya Mersinlilerin onayladığı bir imar planı çıktı ama gelin görün ki, okyanusu geçtik, derede boğuluyoruz. İmar planı bir türlü Belediye Meclisinden geçemiyor. Aslında imar planı değil, Mersin geç kalıyor, kentimiz kaybediyor. Serbest bölgemize savunma sanayimizin önemli temsilcileri yatırım talebiyle geliyor yer veremiyoruz. Büyük lojistik firmaları Mersin’e yatım talebiyle geliyor geniş arazi tahsis edemiyoruz. Turizm yatırımları geliyor geri çeviriyoruz. İnşaat firmalarımız büyük parseller üzerinde yaşam alanları kurmak istiyor sonuç alınamıyor. Eğitim kampüslerine arazi veremiyoruz. Küçük Sanayi Siteleri, Organize Sanayi Bölgesi ve Ticaret alanları yaratamıyoruz. İmar planının onaylanmaması elimizi kolumuzu bağladı.
MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ KENTE OLAN SORUMLULUĞUNU YERİNE GETİRMELİDİR
Bu sorunların en günceli olan Serbest Bölge’nin doğuya doğru genişlemesi gerekiyor ancak o bölgede özel bir şirkete ait 300 dönümlük bir arsa var. Biz MTSO olarak uzun süredir bu şirket ile görüşüyoruz ama ne yazık ki şirket yetkililer bizi oyalamaktadır. Biz yatırımcı tarafıyız ve bu konuda elimizi güçlendirecek tek şey Büyükşehir Meclisinde acilen bu imar planının daha fazla geciktirilmeden onaylanmasıdır. Aksi takdirde Belediye de dahil olmak üzere her kurum sadece konuşmak zorunda bırakılır. Eğer MTSO dahil kent dinamiklerinden, yatırımcı tarafından aktif bir çözümün parçası olması isteniyorsa Belediye Meclisi görevini yapmalı ve Mersin’in geleceğinin önünü açmalıdır. Konuyu siyasi mahfillere çekmenin, kriz yaratarak siyasi çıkar beklemenin veya “istemezük” ruh halini devam ettirmenin kente bir yararı yoktur. Belediye Meclisindeki her siyasi partinin farklı konuları imar planı için bir koz olarak kullanması, ilgisiz konuları imar planının onayının geciktirilmesine alet etmeleri kabul edilemez. Mersin, Belediye Meclisinin sorumluluğunu yerine getirmesini beklemektedir.
İMAR PLANI SİYASET ÜSTÜ BİR KONUDUR
İmar planı için gerekli konsensüs mutlaka sağlanmalıdır. Hükümetimiz 2023, 2050 planlamaları yaparken biz kent olarak yarınımızı planlayamıyoruz. Mersin’in artık bir gün daha kaybetme lüksü yoktur. Bu yanlıştan tez zamanda dönülmeli ve el birliği ile uzlaşı sağlanarak imar planı meclisten geçirilmelidir. Bu plan meclisten geçmediği sürece hiç kimsenin yatırımcıyı, yatırımcı tarafı olan MTSO’yu veya başka kurumları suçlama hakkı yoktur. İcra kurumlar görevini yapmazken, icra yetkisi olmayan kurumların suçlu ilan edilmesi kaçak güreşmektir. Bu Mersin Büyükşehir Belediye Meclisinin kent adına partiler ve siyaset üstü ele alması gereken hayati bir konudur.