Türkiye karasuları ve limanları arasında deniz taşımacılığı ve ticaret haklarını yabancıların kontrolünden kurtararak, bu hakları yalnızca Türk gemi ve vatandaşlarına tanıyan Kabotaj Kanunu’nun kabul edilişinin 89. yılını kutluyoruz.
1 Temmuz 1926’da yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu, denizlerimize sahip çıkma bilincini insanımıza aşılamış, denizciliğimizin gelişip büyümesinde önemli rol oynamıştır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi; “Denizciliği, Türk’ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve bunu az zamanda başarmalıyız”…
Üç tarafı denizlerle çevrili ve iki önemli boğaza sahip Türkiye'nin jeopolitik açıdan önem arz eden konumu, denizcilik açısından da en iyi şekilde değerlendirilmelidir. Denizciliğe gereken önceliği verip denizlerimizden daha fazla yararlanmamız, uluslararası arenadaki rekabet gücümüzü ve etkinliğimizi de artıracaktır.
Güçlenen altyapısı, modern tersaneleri ve büyüyen deniz ticaret filosuyla uluslararası rekabete açık denizcilik sektörümüzün ülke ekonomisine katkısı her geçen gün artmaktadır. Denizcilik sektörünün daha da gelişmesi, denizlerimizden sağlanan imkanların artırılması ve kaynaklarının ekonomiye kazandırılması yönündeki çalışmalar hız kesmeden devam etmelidir.
Bir liman kenti olan Mersin’in de Türkiye ekonomisine önemli katkıları bulunmaktadır. Mersin Limanı’nın daha da büyütülmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir. Hedefimiz, deniz ticaretinden elde edilen gelirimizi en üst seviyelere taşımaktır.
Bu düşüncelerle, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramını kutluyor, denizcilerimize başarılar diliyorum.